Seçimler yaklaşıyor.
Herkeste bir telaş…
Şu aday kazanır, bu aday kazanırın ötesinde senin aday benim aday meselesi oldu.
Halbuki her aday Kırıkkale’nin adayı…
Bize düşen tecrübe, birikim, hizmet mantığı vs. alt alta yazarak değerlendirmek…
*
Bazıları iktidar yanlısı…
Başbakanı yedirtmeyiz…
Ayıp beee, adamın telefonları dinlenmiş…
Bu kadarda olmaz, diyerek AKP ye yönlendirme gayretine girerken…
*
Parktaki sohbette emmim ne diyo?
“O kadar pis işlere adı karışmış…
Her taşın altından çıkıyo, onu hangi mide kaldırır.
Sizin olsun, onu yiyeycek ağız da mide de bende yok…”
*
Adamın telefonu dinleniyo…
Ayıp.
Kasalarla, kutularla devletin polisi yakalanıyo…
Çete…
Bir İran züppesi beş bakanı etki alanına çekiyo…
Bu alandan çekip çıkaranların adı çete…
*
Ve fetvayı bir milletvekili veriyor.
İnsanların günah işleme özgürlüğüne müdahale var.
Ulan her gele…
İnsanların günah işleme özgürlüğü varda…
Adaletin ceza verme özgürlüğü yok mu?
*
Mantık bu…
İnsanların suç işlemesine göz yumacaksın…
Suçlunun cezalandırılmasına müdahale edeceksin..
*
Hırsızlık…
Kahpelik…
Zina…
Bunlar bir arada gözetilmiş hep…
*
Allah insanlara günah hürriyetini vermiş…
Ama bedelini de açıklamış…
Yaparsan cezası şu, demiş…
*
Ya bunlar?
Cezasına adalet önünde karar yerine…
Başvekilin şefaatine sığınıyorlar.
Bu kul hakkı beyler…
Hak yiyen .ok yer, demiş eskiler.
Yiyene de afiyet olsun…
Ama buna bal demek alçalmadır…