• BIST 9549.89
  • Altın 3005.985
  • Dolar 34.5383
  • Euro 35.9979
  • İstanbul 4 °C
  • Ankara -1 °C
  • İzmir 6 °C

Prof. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu tek tek açıkladı: Hangi faylar yıkıcı etkide?

Prof. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu tek tek açıkladı: Hangi faylar yıkıcı etkide?
Maraş depremlerinin ardından fay hatları üzerine kurulu olan Türkiye'de hangi fay hatlarının bulunduğu, hangilerinin tehlike yarattığı oldukça merak ediliyor. Prof. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu konu ile ilgili açıklamalarda bulunurken Türkiye'deki en tehlikeli fayları açıkladı.

Birbirinden farklı fay hatlarının üzerinde bulunan Türkiye, Kahramanmaraş’ta 6 Şubat'ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 şiddetlerindeki depremlerle büyük hasar aldı. 50 Bine yakın can kaybının yaşandığı depremler, ülke genelinde büyük paniğe sebep oldu. Türkiye'de deprem üreten ve tehlikeli olan faylar bir hayli merak ediliyor.

TRT Haber'den Pınar Bıkım'ın haberine göre; Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu, ilk olarak fayın ne demek olduğunu açıkladı. Prof. Dr. Kadıoğlu, "Bir veya iki levha (kaya) parçasının kırılarak birbirine sürtünerek ayrılmasına fay denir ve ayrılma sırasında meydana çıkan enerjiye biz deprem diyoruz" ifadelerini kullanıp ardından ise Türkiye’nin neden bir deprem ülkesi olduğunu açıkladı.


Prof. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu'nun açıklamaları şu şekilde:

“Türkiye yaklaşık olarak bundan 80 milyon yıl önce bir okyanus ve üzerinde birkaç adacıktan oluşan bir konuma sahipti. Güneyinde Arap Levhası ve Afrika levhası kuzeye doğru okyanusun yitimi sonucu Anadolu levhası ile çarpışarak Doğu Anadolu fayını oluşturmuştur. Kuzeyde ise Avrasya levhası aynı okyanusun kuzey kolunu iterek Anadolu’ya güneyden çarparak Kuzey Anadolu fayını oluşturmuştur. Batıda ise Ege yitimine bağlı olarak Batı Anadolu faylarını oluşturmuştur. İşte bu üç büyük fay sistemi Türkiye’nin deprem ülkesi olmasına ve özellikle bu üç fay sistemindeki faylar 7’nin üzerinde deprem üreten özelliğe sahip olmuşlardır. Dünya üzerindeki bu kıtalar kaydığı sürece bu tür depremler Türkiye’de yaşanacaktır.

'SADECE ENERJİNİN NE ZAMAN AÇIĞIA ÇIKACAĞI BİLİNMİYOR'

Deprem üreten fay hatlarının yerleri biliniyor ve yıkıcı olanlar da kesin olarak biliniyor. Tek bilinmeyen bu fayların üzerinde sürtünmeden (sıkışmadan) dolayı toplanan enerjinin ne zaman açığa çıkacağıdır.”

Kadıoğlu’na göre 3 ana fay hattından en kompleksi ve en fazla enerji toplayabileni Doğu Anadolu Fayı… Onu daha sonra Kuzey Anadolu Fayı takip ediyor.

“Bunlar tehlikeli faylardır ve çok sayıda kolları vardır. Enerjileri, sürtünme hareketleri levhanın derinliği kadar yani iki kıtanın derinliği kadardır. O yüzden bunlar sürtündüğü zaman büyük enerji boşaltıyorlar. Büyük depremler oluşmasına neden oluyorlar. Bunların hepsi 7’nin üzerinde depremler üretebiliyorlar. Bu tür depremler yakındaki kırık hatlarını da etkileyebiliyor.”

HANGİ FAYLAR YIKICI ETKİYE SAHİP?

“Her fay kesinlikle yıkıcı deprem özelliği taşıyor anlamına gelmemeli. Bu faylar eğer kıtalar arası sınırları temsil ediyor ise bunlar tehlikeli faylardır. Avrasya'yla Anadolu'nun sınırını oluşturan Kuzey Anadolu Fayı gibi, Arap levhasıyla Anadolu'nun sınırını oluşturan Doğu Anadolu fayı gibi. Bunlar bağımsız iki kıtanın yan yana gelip sürekli birbirlerini itmesiyle ve enerji biriktirmesiyle enerji açığa çıkartıyorlar.”

“Üzerinde yaşamış olduğumuz kıtanın kendi içindeki kayaların yer çekim kuvvetine bağlı kalarak kendi içinde kırılarak aşağı düşmesi sonucu oluşan, birbirine hafif bir şekilde sürtülerek kırılması ve derinliği fazla olmayan yıkıcı deprem üretemeyen faylar vardır. Bunların üretecekleri deprem sürtünmelerinin de düşük olmasından dolayı, üretecekleri deprem büyüklükleri 5’in altındadır. Bunlar büyük faylar değildir. Bu tür faylar daha çok kıta içindeki faylardır. Türkiye’de deprem riski düşük olan tüm illerimizde bu tür faylar içerebilmektedir. Ankara, Kırşehir, Antalya Mersin, Sinop, Kırklareli gibi illerimizi örnek verebiliriz.

Bu nedenle insanların kafalarının karışmaması gerekiyor. Çünkü yaşadıkları bölgelerde kesin fay vardır. Türkiye'de fay olmayan bölge bulamazsınız. Biz fayları iki şekilde ayırıyoruz. Deprem üreten canlı faylar ve deprem üretemeyen kırılmış ama ondan sonra kaynaklaşmış ve iyice lehimlenmiş ölü faylar.”

Kadıoğlu, ülkenin her bölgesinde endişe edilecek genel bir durum olmadığını bazı şehirlerden örnek vererek açıklıyor. İlk olarak geçtiğimiz günlerde deprem söylentisi çıkan Ankara’dan bahsediyor:

“Ankara'da şehir merkezinin ortasından veya yakın yerinden geçen deprem üretebilecek aktif bir fay yok. En yakın Bala fayıdır. O da 5 mertebesinde bir deprem üretebilir. Eviniz sağlamsa kesinlikle korkmanıza gerek yok. Ankara'ya en yakın Kuzey Anadolu Fayı'nın hat uzunluğu mesafe olarak kuş uçuşu yaklaşık 100 km’dir. Özellikle Bolu Gerede Kuzey Anadolu Fayı'nın üstünden geçiyor. Şimdi Gerede'de bir kırılma hareketi söz konusu olduğu zaman Ankara dolaylı yönden etkilenecektir. Ama Kahramanmaraş, Erzincan, Antakya, Düzce, Yalova gibi olmaz. Ankara'da yaşayanlar için söylüyorum, gerçekten içleri rahat olsun herhangi bir tehlike arz etmez. Bu durum örneğin Kırşehir, Konya, Antalya veya Mersin için de geçerli.”


İstanbul Haber Ajansı

Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim