Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, genel başkan seçildiği olağanüstü kurultayda yaptığı konuşmada, her çarşamba İstanbul'un bir ilçesinde miting yapacaklarını duyurmuştu. "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" sloganıyla düzenlenecek mitinglerin ilkini dün akşam kayyum atanan Şişli'de gerçekleştirdi.
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, büyük buluşmanın saat 20.30'da Şişli Belediyesi önünde yapılacağını duyurmuştu. Çelik, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Milletimiz, iradesine ve helal oylarıyla seçtiği başkanlarına sahip çıkıyor. Genel Başkanımız Sn. Özgür Özel ile Şişli’deyiz. Ya hep beraber ya hiçbirimiz" ifadelerini kullanmıştı.
CHP tarafından Şişli Belediyesi önünde yapılacak olan miting öncesi belediye binası önünde geniş güvenlik önlemleri alındı. Miting alanına yürümek üzere vatandaşlar Osmanbey’deki Pangaltı metro durağında toplandı. Yürüyüş için gelen kişiler; “Hak, hukuk, adalet”, “Susma sustukça sıra sana gelecek” sloganları attı. Belediyeye yürüyecek vatandaşlara CHP İstanbul Milletvekili Ali Gökçek ve CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da katıldı. Vatandaşlar Şişli Belediyesi önünde toplandı.
TOMA'LAR YERLEŞTİRİLDİ
Boğaziçi Üniversitesi, Galatasaray Üniversitesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi gibi üniversitelerin yaptığı çağrılar üzerine öğrenciler de Pangaltı’nda toplandı. TİP ve EHP gibi siyasi partilerin de çağrılarıyla toplanan vatandaşlar için alana TOMA’lar ve çevik kuvvet polis yerleştirildi. Polis kaldırımı yürüyüşe kapattı.
ÖZGÜR ÇELİK, RESUL EMRE ŞAHAN'IN MESAJINI PAYLAŞTI
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Şişli Belediye Başkanı Resul Emre Şahan'ın mesajını paylaştı.
Şahan'ın mesajı şöyle:
"Sevgili Şişliler, sevgili İstanbullular. Milli Mücadelenin merkezi, Mustafa Kemal Atatürk'ün kurtuluş mücadelesini başlattığı Şişli'de, yeni bir Kurtuluş ve Özgürlük yürüyüşünün startı için bir araya gelen tüm yurttaşlarımız. Çok yakında sizin kararlılığınız ve Ekrem İmamoğlu ile burada tutsak edilen her bir yoldaşımızın dik duruşu ile yıkacağımız Silivri zindanından hepinize sesleniyorum, merhaba.
106 yıl önce Atatürk, Milli Mücadele'nin planlarını yaparak ilk kez Şişli'den yola çıkmıştı. Bugün Sayın Genel Başkanımız sizinle beraber Şişli'de. Hafta sonu da bu meydandaki on binlerce genç, kadın ve yaş almış kıymetli büyüklerimizle birlikte Samsun'da olacak Genel Başkanımız. Hesap edemedikleri şey, bu ülkenin Cumhuriyeti'ne sahip çıkacak milyonların varlığı ve hepimizin Mustafa Kemal olduğu gerçeğidir. Bugün, Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanı adayımız İmamoğlu'nun erken seçim çağrısıyla başlattığı, bu ülkenin aydınlık yarınları için milletle omuz omuza büyüttüğü kurtuluş mücadelesi adına, bir yurttaş olarak, 5 yaşında bir kız çocuğunun babası ve seçilmiş tutsak bir belediye başkanı olarak yürekten minnettarım.
Aklımızı tutsak edemeyecekler! Bu Silivri'de, bu onurlu yürüyüşün kararlı bir neferi olmaya devam edeceğim. Şişli'den tam 17 gün önce, gizli tanıklar ve utanç verici asılsız iddialarla tutuklanan ve yerine kayyum atanan bir kardeşiniz olarak söylüyorum. Benim tutsaklığım sadece bir detaydır. Asıl mesele, rakipleri Ekrem İmamoğlu'ndan, onun çalışma arkadaşlarından ve bizlerin çalışma azminden korkan bir avuç zavallıdır.
Şişli'ye neden kayyum atadılar dostlarım, anlatayım sizlere. Çünkü rant heveslilerine dur dedik. Rezerv alan ilan ettikleri yerleri mühürledik. Belediyenin dibinde milyon dolarlık ruhsatsız ihaleleri kayıt altına aldık. Çünkü hizmet ettik, ayrım yapmadan her kesimle dayanışma gösterdik. Çünkü halkın olanı halka geri verdik. Gençlerimize burs, emeklilerimize pazar desteği sunduk. Engelli çocuğu olan annelere destek olduk. Üç yuvamız Şişli Kreşi'nin temellerini attık. Çocuklar özgürce sokaklarda yürüsün diye her pazar "Bizim Sokak" projesini başlattık. "Ücretsiz ulaşım haktır!" dedik. Gece ulaşımı için servisleri hayata geçirdik. 2024 seçimlerinde dalga geçtikleri Ekrem Başkanımızın öncülüğünde açılan Kent Lokantası'ndan ilçemizde tam 3 tane açtık. Geldiler ve o Kent Lokantalarını kapattılar.
Ama siz, Şişli halkı olarak bu lokantalara sahip çıktınız! Şimdi ise o dalga geçtikleri Kent Lokantalarını savunmak zorunda kalıyorlar. Ama bekleyin! Önce 30 milyon imza ile Cumhurbaşkanı adayımız İmamoğlu'nu özgürleştirip, bu milleti sandıkla buluşturacağız. Bu ülkede artık "Yeter!" diyen gençlerin açtığı yolda, onların yıktığı korku duvarının üzerinden geçerek, sokak sokak "Şişli senin, Şişli bizim!" diyeceğiz.
İBB Miras ile Mahir Polat ile birlikte, Feriköy'deki tarihi yapıyı kütüphane yapmak için çalıştık ve yapacağız! Hiç merak etmeyin borcumuzu ödeyeceğiz. Şişlilerin iradesini gasp edenlere karşı hakkı hukuku yeniden inşa edeceğiz. Her 10 kişiden 7'sinin oyunu almış bir belediye başkanı olarak bana oy versin ya da vermesin tüm yurttaşlarımızın hakkını yiyen haramzadelere hep birlikte hesap soracağız. Ve dostlarım bu ülkeye hakkettiği zenginliğe, refaha, eşitliğe hep birlikte kavuşturacağız.
Şişli'den bu kayyumu hep birlikte göndereceğiz. Kaybettiğimiz zamanı çok güzel yarınlarda, Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız İmamoğlu i,le birlikte hızla telafi edeceğiz. İnanın daha yeni başlıyoruz. İnanın bu yolculuk tıpkı Şişli'den Samsun'a çıkan o bir çift mavi gözün kararlılığıyla yeniden başlıyor. Şişli'ye, İstanbul'a sahip çıkacağız, bu ülkenin geleceğine sahip çıkacağız. Her şeyin çok güzel olacağı yarınlarda buluşmak üzere hepinize Silivri'den saygı ve sevgilerimi sunuyorum."
İMAMOĞLU'NUN MESAJI OKUNDU
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Resul Emre Şahan'ın ardından İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun mesajını da paylaştı.
İmamoğlu'nun mesajı ise şöyle:
"Yüreği adalet ve ülke sevgisiyle çarpan güzel insanlar, benim sevgili hemşehrilerim, merhaba!
Sizler bu güzel şehrin, bu eşsiz ülkenin sahiplerisiniz. Türkiye Büyük Millet Meclisi, sizin adınıza kanun çıkarır. Mahkemeler, sizin adınıza karar verir. Muhtardır, belediye başkanıdır, cumhurbaşkanıdır, hiç fark etmez. Yönetici olarak seçtikleriniz, size hizmet etsin diye geçici süreyle yetki verdiğiniz görevlilerdir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'in özü, esası budur. Türkiye Cumhuriyeti, gücünü ve meşruiyetini vatandaşın iradesinden alan bir devlettir. Bu topraklarda devlet ne kadar kutsalsa, vatandaşın iradesi de en az onun kadar kutsaldır. Vatandaşın sandığa attığı oyun kıymeti kalmazsa, bu devletin de bir kıymeti kalmaz.
Onun için, milli iradeyi hiçe saymaya yönelik her türlü girişim, devletimizin varlığını ve itibarını hedef alan bir darbe girişimidir. Şişli Belediye Başkanımız Resul Emrah Şahan, yıllarca beraber çalıştığım, çok iyi bir şehir plancısıdır. Onun birikimine, yeteneğine, insanlığına inancım tamdır. Sadece ve sadece halka hizmet etmek tutkusuyla çalıştığına çok yakından şahitlik ettim. Resul Emrah Şahan kardeşimi ve diğer kıymetli ilçe belediye başkanlarımızı hapse atanlar, Esenyurt ve Şişli'ye kayyum atayanlar, Ekrem İmamoğlu belediye başkanlığı yapmasın, cumhurbaşkanı adayı olmasın diye hukuku ayaklar altına alıp her türlü zorbalığı yapanlar, bir darbe girişimi içindedir.
Milletimizin iradesine, devletimizin varlığına ve itibarına saldırıyorlar. Bir daha asla seçim kazanamayacaklarını bilen bir avuç insan, demokrasiye son verip kendilerini devletin sahibi, milletin efendisi ilan etmeye hazırlanıyor. Onlara asla geçit vermeyeceğiz, asla geçit vermeyeceğiz!
Bizler, bu ülkede hukukun ve demokrasinin hâkim olmasını, milletin iradesine saygı gösterilmesini isteyen milyonlarız. Bizler adalet istiyoruz. Yalnız kendimiz için değil, herkes için adalet istiyoruz. Ekonomide, eğitimde, yargıda, sağlıkta, devletin sunduğu tüm imkânlarda adalet istiyoruz. Bu millet, adaletsizliğin acı faturalarını çok ödedi, ödemeye de devam ediyor. Ama bu son bulacak! Milletin demokrasiye sahip çıkmasıyla başlayan bu mücadele, adaletin iktidarını kurana kadar durmayacak. Dalga dalga büyüyeceğiz, birleşe birleşe güçleneceğiz.
Demokrasi ve adalet davamızı, haklılığımızı asla kaybetmeden, içimizdeki adalet duygusundan ödün vermeden kazanacağız. Akşamdan sabaha, bugünden yarına olmayacak ama çok yakında kazanacağız! Bu gerçeği en iyi bilen, bu gerçekten en çok korkan kişiye sesleniyorum: Saatleri durdurarak zamanın akışını önleyemezsin, üzerini örterek gerçekleri gizleyemezsin, milleti yok sayamazsın! Seçimden kaçamayacaksın ve o sandığa gömüleceksin!
Ne yaparsan yap, seçimde karşında Ekrem İmamoğlu olacak! Hem de bir değil, milyonlarca Ekrem İmamoğlu karşında olacak. Yenileceksin! "Hak yemem, hakkımı da yedirmem!" diyen milyonlara yenileceksin!
Sevgili kardeşlerim!
Vakti gelmiş bir değişimin karşısında hiçbir güç duramaz. Sabırsa sabır, gayretse gayret, cesaretse cesaret! Bu haklı davamızı başarıya ulaştırmak için üzerime ne görev düşüyorsa, misli misli fazlasıyla yapacağım. Silivri'deki hücrem, bu yolun sonundaki güzel günlerin ışığıyla aydınlanıyor. Hep birlikte başaracağız! Bir avuç insana karşı, 86 milyonun gücüyle, 86 milyonun kardeşliğiyle başaracağız. Hep birlikte adaletin iktidarını kuracağız.
Yolumuz açık olsun, kalın sağlıcakla!
Ekrem İmamoğlu
Silivri 9 No'lu Cezaevi"
ÖZGÜR ÖZEL ŞİŞLİ'DE KONUŞUYOR
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Şişli Belediyesi önünde toplanan on binlerce vatandaşa hitap ediyor.
Özel'in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
"Emrah başkanımıza, Ekrem Başkanımıza karşı 19 mart sabahı girişilen darbeye, Saraçhane'de 7 gün direnen o darbeye Maltepe meydanında en büyük demokrasi tokadını indiren, İstanbul ve Şişli'nin iradesini savunan başkanlarına sahip çıkan demokrasi kahramanları hoş geldiniz.
Ey cuntanın başkanı Erdoğan, duyuyor musun Şişli'yi? Sizler, bu ülkede hakim kılınmaya çalışılan korku iklimini... Tehdit ettiler korkmadınız, üstünüze yürüdüler, bir adım geri adım atmadınız. Etrafı bariyerlerle çevirdiler asla arkasında kalmadınız. Saraçhane'de 7 gece 81 ilimizde o ilin en büyük caddelerinde , meydanlarından direndiniz. Maltepe'de 2.2 milyon oldunuz sel gibi aktınız. Bugün direnmek üzere artık Şişli'desiniz.
Kimse şaşırmasın. Biz burada miting yapmıyoruz. Sığmadık, dolduk taştık ama biz burada bir otoritere karşı eylem yapıyoruz. Biz buraya ses çıkarmaya, itiraz etmeye, elbette direnmeye ama cümle alem bilsin i sonuç almaya geldik. Ve biz sonuç almadan durmayacağız. O kayyım, o darbecilerin, cuntacıların Şişli'ye gönderdiği kayyım, cuntanın temsilcisi gitmeden durmayacağız. Hiçbirimiz Ekrem başkanımızı almadan ve çok korkuyor ama buradan bir daha hatırlamıyorum, Ekrem başkanı Cumhurbaşkanı adayı yapmadan durmayacağız.
Bugün sandıkla, demokrasiyle gelen ancak işine gelmeyince ayrılmak istemeyen birisi bu partinin ikinci genel başkanına, bu ülkenin ikinci cumhurbaşkanına, Lozan'da Sevr'i yırtıp atan, yedi cihana bizim tapu senedimiz kabul ettiren, hem savaş meydanında batı cephesinin komutanı, hem Türkiye demokrasisinin perçinleyen, yenilip de gitmeyi bilen İsmet Paşa'ya dil uzatan Erdoğan'a sesleniyorum. Sen kim, İsmet Paşa'ya laf söylemek kim? Demokrasi kim, sen kim? Haddini bil tek adam, haddini bil cuntacı, haddini bil.
"ERDOĞAN'IN GÖZÜNÜN İÇİNE BAKANDAN BAKAN OLAMAZ"
Bunlar Türkiye'de parlamenter sistemden gelen bir gelenekle bunlara bakan deniyor, bakan diyorlar. Oysa bakan dediğin seçilmiş adamdır. Bakan dediğin seçilmiş kadındır. Bakan dediğin milletten güç alır, milletin işine bakar. Erdoğan'ın gözünün içine bakandan, Erdoğan'ın dolma kaleminin mürekkebinden akandan, gücü milletten almayandan Bakan olamaz. Olsa olsa, olsa olsa bu Amerika'daki Trump'ın bakanları gibi olur. Onların da adı sekreterdir. Sekretersiniz siz! Sekretersiniz! Bundan sonra Dışişleri Sekreterine de, İçişleri Sekreterine de, Tayyip'in atadığı, Tayyip Erdoğan'ın atadığı bütün sekreterlerine de bakan değil, sekreter olarak muamele edeceğiz.
"TURPUN BÜYÜĞÜ TRUMP'MIŞ"
Erdoğan, güya bize 'mandacı' diyen, 'Dış güçlere şikayet ediyor' diyen Erdoğan ne yaptı biliyor musunuz? Turp diyor ya... Turpa bizim Manisa'nın M'sini kullanarak 'Trump' yazmış. Turptan Trump çıkardı, turpun büyüğü Trump'mış. 19 Mart darbesini Trump'a sormuş, Ekrem başkanı öyle almış.
"ERDOĞAN VE SEKRETERLERİ TRUMP'IN YENİ 'BİZİM ÇOCUKLARI'"
Bugün soruyorlar cevap vermeden yürüyor. Ne sorulsa laf atan Erdoğan, 'Özgür Özel dedi ki, ABD'ye sormuşsun Ekrem başkanın alınmasını, cevaplamadan kaçtı. Güya zamanında Ekrem başkana ABD projesi diyenler, CHP'ye dış güçler diyenler, Ekrem başkana operasyon öncesi Trump'a soruyorlar. Kenan Evren'e ABD'liler bizim çocuklar diyorlardı ya Erdoğan ve sekreterleri Trump'ın yeni 'bizim çocukları'.
Trump, 'Gazze'yi yerle bir edeceğiz', 'Burayı tatil köyü yapacağım' diyor. Güya o mücadelelerden geliyoruz diyen Erdoğan, niye dönüp de o Trump'a 'Ey Trump' diyemiyorsun. Kedi gibi oluyorsun, kedi gibi susuyorsun. Çünkü Trump'a ters yapmaya kalkınca Trump buna ne demişti, 'Mal varlığını açıklarım, sesini çıkarma' demişti. Putin'i kızdırdı, 'yaptığınız kaçak petrol ticaretini açıklarım, mal varlığını açıklarım' demişti. Şimdi Erdoğan da susyor, teslim oluyor ve ABD'den icazet alıyor. Buradan bütün Türkiye'ye ilan ederim ki Erdoğan bu tutumuyla hem cuntacıdır, hem de ABD mandasının bir numaralı savunucusudur.
KUMPAS ÇÖKTÜ
Hasan İmamoğlu ve Dilek İmamoğlu'nun yazlığına giderken basın bültenleri hazırdı. Yapılan aramada gizli kasaların içinde yüklü miktarda para var diyeceklerdi. Biz gidip engelledik. 10 Euro, 690 dolar ve ruhsatlı silaha ait mermi çıktı. Kumpas çöktü."
KIBRIS'TA LAİKLİK EYLEMİ
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası’nın (KTOEÖS) 40 civarında örgütün desteğiyle bugün Başkent Lefkoşa’da yaptığı eylemde, Dereboyu’nda Citroen Işıkları’nda toplanılarak, pankartlar ve sloganlarla Şehitler Anıtı önüne yüründü. Laik eğitim ve toplum yapısının tehdit altında olduğu gerekçesiyle düzenlenen eylemde, "Kıbrıs laiktir laik kalacak" sloganları atıldı. Eylem akşam saatlerinde de devam etti.